• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/tusiararastirma/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+908503039442
  • https://www.twitter.com/tusiararastirma
  • https://www.instagram.com/tusiararastirma
  • https://www.youtube.com/@tusiararastirma

Telefonla Anket Yapmak KVKK Duyurusu




Referans KVKK web sayfası açıklamayı incelemek için tıklayınız 


“Araştırma Şirketlerinin İstatistiksel Araştırma Yapmak Amacıyla “Rastgele Numara Çevirme ile Telefon Mülakatı Yöntemi” Kullanarak Gerçekleştirdikleri Kişisel Veri İşleme Faaliyetleri” Hakkında Kamuoyu Duyurusu


“Araştırma Şirketlerinin İstatistiksel Araştırma Yapmak Amacıyla “Rastgele Numara Çevirme ile Telefon Mülakatı Yöntemi” Kullanarak Gerçekleştirdikleri Kişisel Veri İşleme Faaliyetleri” Hakkında Kamuoyu Duyurusu

Kurumumuza yapılan muhtelif şikayetlerde, ilgili kişilerin telefon numaralarını hiçbir şekilde paylaşmadıkları halde araştırma şirketlerince istatistiksel araştırma için arandıkları, yapılan aramada telefon numaralarının nasıl elde edildiğine ilişkin taraflarına aydınlatma yapılmadığı, veri sorumlusuna yaptıkları başvuruda ise telefon numaralarının rastgele ve otomatik olarak sistem/yazılım vasıtası ile üretildiğinin ve aramalar için kullanılan yöntemin “rastgele numara çevirme ile yapılan telefon mülakatı” yöntemi olarak bilinen ve dünya çapında uygulanan bir istatistik metodolojisi olduğunun belirtildiği ifade edilerek telefon numarasının işlenmesi için açık rıza alınmadığı ve 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun (6698 sayılı Kanun) 5’inci maddesindeki diğer işleme şartlarından herhangi birine de dayanılmadığı belirtilerek Kanun kapsamında gereğinin yapılması talep edilmiştir. 

Bu kapsamda, yürütülen incelemeler çerçevesinde ulaşılan tespitler dikkate alınarak;

  • Kanun’un 28’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, “Kişisel verilerin resmi istatistik ile anonim hâle getirilmek suretiyle araştırma, planlama ve istatistik gibi amaçlarla işlenmesi.” halinde 6698 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmayacağının düzenlendiği, söz konusu maddenin, resmi istatistik amacıyla kişisel veri işlenmesi durumu veya anonim hâle getirilmek suretiyle araştırma, planlama ve istatistik gibi amaçlarla kişisel veri işlenmesi durumu olmak üzere iki ayrı durumda uygulanabileceği,
  • Resmî istatistiğin, 5429 sayılı Türkiye İstatistik Kanunu’nun (5429 sayılı Kanun) 2’nci maddesinin (g) bendinde “Türkiye İstatistik Kurumu veya Resmî İstatistik Programında yer alan konularda istatistik üretecek kurum ve kuruluşlar tarafından derlenen verilerin, kitle özelliklerini ortaya koymak amacıyla işlenmesi ile elde edilen bilgi” olarak tanımlandığı, Aynı Kanun’un 2’nci maddesinin (e) bendinde, kurum ve kuruluşların “Cumhurbaşkanlığı ve bakanlıklar ile bunların bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarını, mahallî idareler ve bunların bağlı ve ilgili kuruluşları ile birlik ve şirketlerini, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ve üniversiteler de dâhil olmak üzere, tüzel kişiliği haiz enstitü, teşebbüs, teşekkül, birlik, döner sermaye, fon ve sair adlarla kurulmuş olan diğer kurum ve kuruluşlar ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları” olarak belirlendiği,
  • Şikâyetlere konu olay tarihlerinde yürürlükte olan 31.12.2016 Tarihli ve 29935 (2. Mükerrer) Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Resmi İstatistik Programı (2017-2021)” nın “Resmi İstatistik İlkeleri” başlığında, Program kapsamındaki kurum ve kuruluşların resmi istatistik üretiminde ihtiyaç duydukları bilgileri sağlamak amacıyla alan uygulaması ve araştırma aşamalarını özel sektör yüklenici firmalarına yaptırabileceği, özel sektör yüklenici firmalarının da Resmi İstatistik Prensiplerine ve gizlilik hükümlerine uymakla yükümlü olduğu,
  • 12.02.2023 tarihli ve 32102 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Resmî İstatistik Programı Hazırlama ve Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in 8 ve 9’uncu maddelerinde, resmi istatistik programının çalışma grupları eliyle yürütüleceğinin belirtildiği, Yönetmeliğin 9’uncu maddesinin dördüncü fıkrasında çalışma grubuna özel sektör temsilcilerinin de dahil edilebileceğinin belirtildiği,
  • 5429 sayılı Kanun’un 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında “Kurum ve kuruluşların Programda yer almayan istatistikî konulardaki çalışmaları ile gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişiliğine sahip kuruluşlarca yapılan sayım veya araştırmalara ait sonuçlar resmî istatistik olarak kabul edilmez.” hükmünün yer aldığı,
  • Veri sorumluları tarafından Resmi İstatistik Programı kapsamında bir istatistiki araştırma yapıldığı yönünde tevsik edici somut bir bilgi veya belge sunulmadığından işlemenin “resmi istatistik amacıyla kişisel veri işlenmesi” kapsamında 6698 sayılı Kanun hükümlerinden istisna sayılamayacağı,
  • Diğer taraftan anonim verinin “başından beri belirli bir kişiyle ilişkilendirilmesi söz konusu olmayan veri”; anonim hale getirilmiş verinin ise “daha öncesinde belirli bir kişiyle ilişkilendirilmiş ancak hiçbir surette kimliği belirli veya belirlenebilir bir gerçek kişiyle ilişkilendirilemeyecek hale getirilmiş veri” olarak tanımlanabileceği,
  • Kişisel Verilerin Silinmesi, Yok Edilmesi veya Anonim Hale Getirilmesi Hakkında Yönetmelik’in “Kişisel verilerin anonim hale getirilmesi” başlıklı 10’uncu maddesinin, “(1) Kişisel verilerin anonim hale getirilmesi, kişisel verilerin başka verilerle eşleştirilse dahi hiçbir surette kimliği belirli veya belirlenebilir bir gerçek kişiyle ilişkilendirilemeyecek hale getirilmesidir. (2) Kişisel verilerin anonim hale getirilmiş olması için; kişisel verilerin, veri sorumlusu, alıcı veya alıcı grupları tarafından geri döndürme ve verilerin başka verilerle eşleştirilmesi gibi kayıt ortamı ve ilgili faaliyet alanı açısından uygun tekniklerin kullanılması yoluyla dahi kimliği belirli veya belirlenebilir bir gerçek kişiyle ilişkilendirilemez hale getirilmesi gerekir. (3) Veri sorumlusu, kişisel verilerin anonim hale getirilmesiyle ilgili gerekli her türlü teknik ve idari tedbirleri almakla yükümlüdür.” hükmünü haiz olduğu, 
  • Kişisel verinin, sadece bireyin adı, soyadı, doğum tarihi ve doğum yeri gibi onun kesin teşhisini sağlayan bilgiler değil, aynı zamanda kişinin fiziki, ailevi, ekonomik, sosyal ve sair özelliklerine ilişkin bilgileri de kapsadığı, bir kişinin belirli veya belirlenebilir olmasının, mevcut verilerin herhangi bir şekilde bir gerçek kişiyle ilişkilendirilmesi suretiyle, o kişinin tanımlanabilir hale getirilmesini ifade ettiği, yani verilerin; kişinin fiziksel, ekonomik, kültürel, sosyal veya psikolojik kimliğini ifade eden somut bir içerik taşıması veya kimlik, vergi, sigorta numarası gibi herhangi bir kayıtla ilişkilendirilmesi sonucunda kişinin belirlenmesini sağlayan tüm halleri kapsadığı dolayısıyla kişisel verinin, ilgili kişinin doğrudan kimliğini gösterebileceği gibi o kişinin kimliğini doğrudan göstermemekle birlikte herhangi bir kayıtla ilişkilendirilmesi sonucunda kişinin belirlenmesini sağlayan tüm bilgileri de kapsamakta olduğu; kişiyi doğrudan veya dolaylı olarak belirlenebilir kılan tüm verilerin kişisel veri olarak kabul edilmesi gerektiği,
  • Şikâyetlere konu olaylarda araştırma şirketleri tarafından yapılan aramalarda anket yapılması için ilgili kişinin açık rızasının istendiği ve ilgili kişi açık rıza vermezse görüşmenin sona erdirildiği, bir daha aranmama talepleri bağlamında söz konusu numaranın aranmayacaklar listesine kaydedildiği, öte yandan açık rıza verilmeyen durumlarda; yapılan telefon görüşmesinin ses kaydının işlendiği, ilgili kişinin aranma tarihi, zamanı, arayan numara ve aranan numara şeklindeki trafik logunun, aranmayacaklar listesine kaydedilmek üzere telefon numarasının işlendiği ve söz konusu verilerin takma adlandırma (Pseudonymisation) yöntemiyle  2 yıl süreyle muhafaza edildiği tespit edilmiş olup takma ad kullanımıyla işlenen kişisel veriler anonim hâle getirilmediği için kişisel veri niteliğini koruduğu göz önünde bulundurulduğunda araştırma süreçlerinde anonimleştirilmeden yapılan kişisel veri işleme faaliyetlerinde 6698 sayılı Kanun hükümlerine uyulması gerektiği, söz konusu işlemelerin “anonim hâle getirilmek suretiyle araştırma, planlama ve istatistik gibi amaçlarla kişisel veri işlenmesi” istisnası kapsamında olmayacağı, 
  • Veri sorumlularının 6698 sayılı Kanun’un 12’nci maddesi gereğince kişisel veri işleme süreçlerinde Kanun’a uyumun sağlanması ve verilerin korunması için uygun teknik ve idari tedbirleri alması gerektiği, teknik ve idari tedbirler alınırken tasarımla veri koruma (privacy by design), varsayılan ayarlarla veri koruma (privacy by default) ilkelerine uyulması gerektiği, bu kapsamda yapılan işleme faaliyetinin 6698 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinde yer alan genel ilkelere uygunluğunu sağlayacak işleme faaliyetine özgü teknik ve idari tedbirlerin tasarlanması ve veri sorumlusunun kullandığı yazılımın fabrika ayarlarını sadece işlemenin amacı için gerekli olan işleme faaliyetleri yapacak şekilde tedbirlerin alınması gerektiği,
  • 6698 sayılı Kanun’un 5’inci maddesinin ikinci fıkrasının (f) bendine göre “ilgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması” kapsamında kişisel veri işlenebilmesi için, Telefon numaralarının kamuoyu araştırmalarında kullanılan “rastgele numara çevirme ile yapılan telefon mülakatı” yöntemi kapsamında türetildiği ve bir yerden elde edilmediği, türetilen numaranın görüşmeyi yapan personel tarafından görülmediği, ilgili kişinin telefon numarasının aranması suretiyle kişisel veri işleme faaliyetine başlandığı, bunun yanı sıra araştırma için gerekli ve sınırlı olduğu ölçüde ilgili kişilerin aranma tarihi ve süresi, arayan numara ve aranan numara şeklindeki trafik logunun, ilgili kişilerin bir daha aranmama talepleri bağlamında aranmayacaklar listesine telefon numaralarının işlenmesi ile görüşmenin ses kaydının alınması suretiyle yapılan kişisel veri işleme faaliyetlerinin araştırmanın kalite kontrol kapsamında denetlenmesi, araştırmacının yükümlülüklerini yerine getirmesi ve hukuki uyuşmazlık halinde yükümlülüklerin yerine getirildiğini ispat etmesi amaçlarıyla Kanun’un 5’inci maddesinin ikinci fıkrasının (f) bendinde yer alan “ilgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması” kapsamında hukuka uygun kabul edilebileceği,
    • Kişisel verinin işlenmesi sonucunda elde edilecek menfaat ile ilgili kişinin temel hak ve hürriyetlerinin yarışabilir düzeyde olması,
    • Söz konusu menfaate ulaşılabilmesi bakımından kişisel veri işlenmesinin zorunluluk arz etmesi,
    • Meşru menfaatin halihazırda mevcut, belirli ve açık olması,
    • İlgili kişinin temel hak ve hürriyetleri ile yarışabilir nitelikte olan meşru menfaatin elde edilmesi halinde bir yarar sağlanacak olması ve kişisel veri işlenmeksizin başkaca bir yol ve yöntemle bu yararın ortaya çıkmasının mümkün olmaması,
    • Meşru menfaat belirlenirken söz konusu yararın çok sayıda kişiyi etkilemesi, yalnızca kâr elde edilmesi ya da ekonomik yararın sağlanması amacına yönelik olmaması, iş süreçlerini ya da bir işleyişi kolaylaştırması (örneğin bir birim ya da az sayıda personel nezdinde değil, kurumsal olarak geneli etkileyecek şekilde) gibi şeffaf ve hesap verilebilir nitelikleri haiz kriterlerin esas alınması,
    • Bu açıdan ilgili kişinin başta kişisel verilerinin korunması olmak üzere temel hak ve hürriyetlerinin zarar görmesini engellemek amacıyla öngörülebilir, açık ve yakın her türlü tehlikeden uzak tutulması,
    • Kişisel verilerin bir veri kayıt sisteminde amaçla sınırlı olarak hukuka uygun işleyişinin temini ile zararı ve ihlalleri engellemek için her türlü teknik ve idari tedbirin alınması,
    • Kişisel verilerin işlenmesinde genel ilkelere uygunluğun sağlanması,
    • Bu kapsamda, kişinin temel hak ve hürriyetleri ile veri sorumlusunun meşru menfaatinin karşılaştırılarak denge testinin yapılması
    hususlarının somut olay bakımından değerlendirilmesi gerektiği,
  • İlgili kişilerle temas kurulduğu ilk anda asgari olarak aramanın kim tarafından yapıldığı, ilgili kişilerin hangi kişisel verilerinin işlendiği (görüşme kayıt altına alınıyorsa en başta bu husus belirtilerek telefon numarası, arama trafik logu gibi işlenmekte olan tüm kişisel veriler hakkında bilgi verilmesi), ilgili kişilerin telefon numarasının rastgele numara çevirme yöntemi ile üretildiği ve işlemenin amacı hususlarında aydınlatma yapılması gerektiği, aydınlatmada yer alan diğer hususlara ulaşabilecek kanalın belirtilmesi suretiyle katmanlı aydınlatma yapılabileceği,
  • Aydınlatma yapılmasını müteakiben ilgili kişilerin açık rıza vermesi halinde telefon görüşmesine devam edilerek kişisel verilerin işlenebileceği 

hususlarında kamuoyunun bilgilendirilmesine karar verilmiştir. 

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.